Merhabalar dostlarım :). Çok uzun bir süredir yazamamış olduğum bloğuma sonunda zaman ayırabilmiş olmanın mutluluğu ile sesleniyorum sizlere :). Gerek okuyucu kitlemin olmaması gerekse dizi izleyememiş olmam sebepleriyle uzak kaldım biraz fakat ben buraya yazı yazmayı sizlerle bir şeyler paylaşmayı gerçekten çok seviyorum. :) Bol gülücüklü bir girişten sonra 2016 yapımı dizimize geçiyorum.
Hani bir söz vardır bilirsiniz ayrılık sözüdür ''biz ayrı dünyaların insanıyız'' işte tam bu dizi ayrı dünyaların insanları olmanın aşkın önünde engel olamayacağının bir kanıtıdır. 30'lu yaşlarında tamamen ayrı dünyalara ait iki insan düşünün birbirlerine bir adım kadar yakın sonsuzluk kadar uzak peki bu iki insan birbirlerine ait olabilecekler miydi? Cevabı dizimizin içerisinde.
Karakter tanıtımına ilk olarak bu zor aşkın mucidi ile başlamak isterim kendisi çok ünlü bir Webtoon yazarı ve aynı zamanda da asıl kızımızın babasıdır. W adında bir webtoon çizmiş ve ünlü olmuştur. Çizgi romanını ana karakteri öldürerek bitirmek istemiş lakin ana karakter ölmek istemeyince işler sarpa sarmıştır. Lakin yinede çok koca yürekli bir amcamız Bay Oh. Kızı için yapamayacağı hiç bir şey yok.
Kang Chul. Kara bahtlı çocuğum benim. Bir insanın yüzü hiç mi gülmez arkadaş. Ailesinin ölümü üzerine ailesini öldürmekle suçlanan Kang Chul bir şekilde aklanır ve kendi çabaları ile zengin bir iş adamı olur bir yandan da ailesini öldüren katili aramaktadır. Bir gün kaldığı otelin çatı katında yaralanır ve hayatının anahtarı olarak adlandıracağı kadın ile tanışır.
Güzeller güzeli Oh Yeon Joo. Ben bu kıza bayılıyorum o kadar duru bir güzellik olabilemez bence.
Kızımız güzel olduğu kadar da zeki bunu doktor oluşundan anlıyoruz tabi. Bir gün babası ortadan kaybolur ve onu aramak için ofisine gider lakin orada Kang Chul tarafından Webtoon dünyasına sürüklenir.
Tatlı Soo Bong'umuz :). Bay Oh'un öğrencisi olan Soo Bong dizide oldukça aktif bir karakter mimikleri ve şaşkınlıkları ile oldukça kendine has bir tavrı var. Olaylardan genel olarak korksa da çok meraklı ve bir çok işte yardımcı biri.
Bu hanım kızımız ise Kang Chul'un en yakın arkadaşı ve asistanı So Hee. Gayet güzel ve alımlı bir kadın olarak gördüm ben bu karakteri. Etrafında hayranı çok olsa da onun gözü Kang Chul da.
Bu hanım kızımız ise Kang Chul'un en yakın arkadaşı ve asistanı So Hee. Gayet güzel ve alımlı bir kadın olarak gördüm ben bu karakteri. Etrafında hayranı çok olsa da onun gözü Kang Chul da.
Sıra sende Do Yooncuk :) Chul'un kadim dostu ve koruması. Asıl mesleği dövüş sanatları atletliğidir. realist, dobra ve sıradan bir adamdır. Fazla diyaloğa girmese de azıcık konuşmalarından içerisinde yatan bir mizahşör olduğu belli oluyor.
Ve beklenen kötü karakter. Chul Ho. Kendisi vicdanından alınıp hırsına eklenmiş biridir. Politikaya atılma ve başkan olma amacı vardır. Eğer şampiyon spor atleti Kang Chul'u alaşağı edebilirse amacına ulaşıp yükselebilecekti. Kang Chul'un idamla yargılanmasına neden olan bu adam Kang Chul'un şirket sahibi olarak yükselmesiyle biraz sıkışacaktır.
Genel olarak diziden bahsetmek gerekirse ben bu diziyi Oh My Venüs'ü sevdiğim kadar sevdim. Dizi çok efsane bir dizi olmasına karşı belirli bir bölümden sonra işler içinden çıkılamaz bir kısır döngüye giriyor ve buda insanın kafasını biraz karıştırıyor.
Seni unutursak kalbimiz kurusun reis :). Kendisini tanıtmaktan şeref duyarım Profesör Park. Bu tam bir W fanı ve Oh Yeon Joo'nun hocası. W'nun yazarının Yeon Joo'nun babası olduğunu öğrendiğinde spoiler için hep babasına yolluyor gariban kızı. Gerçekten dizideki en çatlak karakter kendileri.
Ve beklenen kötü karakter. Chul Ho. Kendisi vicdanından alınıp hırsına eklenmiş biridir. Politikaya atılma ve başkan olma amacı vardır. Eğer şampiyon spor atleti Kang Chul'u alaşağı edebilirse amacına ulaşıp yükselebilecekti. Kang Chul'un idamla yargılanmasına neden olan bu adam Kang Chul'un şirket sahibi olarak yükselmesiyle biraz sıkışacaktır.
Genel olarak diziden bahsetmek gerekirse ben bu diziyi Oh My Venüs'ü sevdiğim kadar sevdim. Dizi çok efsane bir dizi olmasına karşı belirli bir bölümden sonra işler içinden çıkılamaz bir kısır döngüye giriyor ve buda insanın kafasını biraz karıştırıyor.
Sizi bilmem fakat ben bu dizide kendimden çok şey gördüm. Fantastik kurgusunu bir kenara bıraktığınızda aslında karakterler çok bizden ve gerçekçiydi. Takıntılı fanlar :), Platonik aşklar, sıradanlıklar vs.
Hayat öyle bir şeydir ki en olmaz dediğimiz şeyleri mümkün kılar çünkü mucizelerle doludur ve öğrendik ki aşkın önüne ne engel koyarsak koyalım aşk yine bildiğini okumaya devam eder.
Yazıma Ümit Yaşar Oğuzcan'ın çok güzel bir sözü ile veda ediyorum
Sağlıcakla ve Aşk'la Kalın dostlarım :)













Hiç yorum yok :
Yorum Gönder